Şanlıurfa’da 28 Ocak’ta lise öğrencisi Elif Bereket’e (17) çarparak vefatına neden olan ve sonra da kaçan Ali Badıllı kazadan iki gün sonra yakalandı. Araba, boş bir toprağa, üzerine battaniye örtülerek park edilmiş halde bulundu. Arabanın kırık camında Elif’in kanı ve saç telleri duruyordu. Badıllı’nın şuurlu taksirle vefata neden olma hatasından 9 yıla kadar mahpusu istendi. Elif Bereket’in arkadaşları şoförün hak ettiği cezayı alması için change.org üzerinden “Elif Rahmet için adalet” başlıklı bir imza kampanyası başlattı.
Olayda kızını kaybeden Halil Rahmet, şunları anlattı:
“Cinayet üzere kaza. Bu kaza tam bir vahşet. Bu cadde yerleşim yeri ortasında. Okulu var, dershanesi var, öğrenciler var. O süratte o caddede gidersen birine çarpacağını bilirsin. Belediye kazadan sonra tümsekler yapmış oraya. O tümsek daha evvel yapılsaydı kızım yaşıyor olacaktı. İçimde o denli bir ateş var ki. İnşallah adalet yerini bulur. Hak ettiği cezayı alır.”
‘HIZI İKİ KAT FAZLAYDI’
Rahmet Ailesi’nin avukatı Sultan Parmaksız ise şunları söyledi:
“Hızı 50 km olması gereken yerde 100 küsür km ile geçiyor oluşu, trafiğin ağır olduğu saatlerde makas atarak ilerlemesi, yaya geçidine yaklaşığında yavaşlamaması… Bu üç asli kusurdan ötürü biz mümkün kastla vefata neden olma cürmünden dava açılmasını istedik. Davanın ağır ceza mahkemesinde görülmesi için talepte bulunduk.”
67.5 METRE SÜRÜKLEMİŞ
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma sonunda hazırladığı iddianamede, olay günü Ali Badıllı’nın kullandığı arabasıyla suratının kent içi trafiğe nazaran çok yüksek olduğu, ölen Elif Bereket’e çarpma noktası ile kan izlerinin bulunduğu aralık ortasının 67.5 metre olduğu belirtildi. İddianamede, izlenen imgelerde ve alınan beyanlarda Ali Badıllı’nın araçlara makas atması sonucu kazanın gerçekleştiği, suratını kesmediği gerekçesiyle şuurlu taksirle hareket ettiği anlatıldı.
Haber7
