Sonbaharın gelmesi, sık sık sıcaklık değişimlerinin yaşandığı günler, soğuk algınlığı, nezle, grip ve alerjik hastalıklara da davetiye çıkarıyor. Korona virüsten de korkan vatandaşlar, hastalıklardan korunmak için birinci başvurdukları sistem ise bitki çayları oluyor. Bahar havası bitki çaylarına isteği artırırken, aktarlarda en çok zencefil, zerdeçal, tarçın, ıhlamur, adaçayı üzere şifalı bitkiler ile çeşitli bitkilerin bir ortaya getirildiği karışımlar satılıyor. Fakat, işin ehli aktarlar, şifalı bitkilerin sayılamayacak kadar çok faydasının yanında, içerikleri nedeniyle çeşitli hastalıklarla ilgili ziyanları da olabileceği, münasebetiyle şuurlu kullanılması gerektiği konusunda vatandaşları uyarıyor. Bilhassa toz bitki çayı alırken vatandaşların dikkatli olmasını isteyen aktarlar, hazır eserlerin içine öteki katkı unsurları katılabileceğini, o yüzden toz alırken dikkatli olmalarını istedi.

 
BU SENE BİLHASSA İSTEK ÇOK OLUYOR 

Mersin’in en işlek caddelerinden Silifke Caddesi üzerinde 46 yıldır aktarlık yapan Mahmut Karadayı, sonbaharın geldiğini ve havaların artık soğuduğunu söyledi. Hava değişimleriyle birlikte salgın hastalıklarının da geldiğini belirten Karadayı, “Grip, nezle üzere hastalıklar da geldi. Tabi pandemi süreci devam ediyor. Şu anda da olay sayıları çok yüksek gidiyor. Mevsimler değişti için bu periyotta grip, nezle, korona virüs birbiriyle karışıyor. İnsanların bu periyotta önlem almaları lazım. Tabi bunu hasta olmadan almaları gerekiyor. Önlemlerini alsınlar ki hasta olmasınlar. Beşerler inşallah buna uyar. Bu sene bilhassa ilgi çok oluyor. En fazla da bağışıklık güçlendirici bitkilere bir ilgi var. Nitekim de yüzde 100 yararı oluyor. Bunları nizamlı kullananlar sahiden güç hasta oluyorlar. Beşerler önlemli olursa bu periyodu rahat atlatırız diye düşünüyorum” dedi. 

 
ENDİŞE EN BÜYÜK HASTALIKTIR 

En çok zerdeçala ilgi olduğunu vurgulayan Karadayı, “Bunun yanında tarçın, zencefil, propolis, gülhatmi, ebegümeci, papatya, ıhlamur üzere bitkisel çaylara ilgi epey iyi. Bunları kullanmada çok yarar sağlıyor. Tabi bunları tek olarak değil de karışım formunda kullanmak daha yararlı olur. Bitkilerin çeşitli bölgelere yararı var. Boğaza, üst teneffüs yollarına, karaciğere, bağışlık sistemine iyi gelen bitkiler var. 2 bine yakın bitki çeşidi var. Tabi hasta olmadan bunları kullanmak lazım. Pandemiyle birlikte bu devirde insanlarda bilhassa dehşet ve telaş başladı. Telaş hastalığın yarısıdır. İyi düşünmek, olumlu düşünmekte ilacın yarısıdır. Salgından ötürü insanların psikolojisi bozuldu. Dehşet beşere her şey yaptırır. Kaygı en büyük hastalıktır. Onun için beşerler biraz daha olumlu düşünsünler. Bugüne kadar hiç hasta olmadık mı diye düşünsünler. Bugüne kadar neler gördük ve geçirdik. O yüzden insanlarımız biraz daha rahat olsunlar” diye konuştu. 
 

BİTKİ ÇAYLARININ HİÇBİRİNİN YAN TESİRİ YOKTUR

Bitki fiyatların da önemli manada arttığını kaydeden Karadayı, “Maalesef alış fiyatlarımız çok yükselince, satış fiyatlarımız da mecbur yükseldi. Bu sene ıhlamur almadım zira çok değerliydi. Ben alsam bile onu o fiyata satamazdım. Bitki çaylarının hiçbirinin yan tesiri yoktur. En makûs ihtimal tahminen yarar etmeyebilir. Bir bitkiden ilaç olmuyor. Burada birbirini tamamlayan bitkiler var. O bitkileri bir ortada kullanırsa yararı 10 kat daha artıyor. Bir de bu bitkiler bir yeri tedavi ederken, 10 yeri daha tedavi ediyor. İnsanların buna isteği çok büyük. Avrupa’da bunlara ilgi daha büyük lakin bizde de yavaş yavaş başladı. Bir de insanlarımız herkese inanmasınlar. Hakikaten aklı başında, işi bilen, paradan çok insanlığa hizmet eden insanları bulsunlar. Bunlardan eserlerini alsınlar. Her denilene de inanmasınlar. Bir de internetten bu cins şeyleri almasınlar. Zira ne olduğu muhakkak olmayan ve değerli bir halde geliyor” formunda konuştu.

Haber7