Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Lideri Prof. Dr. Hasan Mandal, yeni iş birliği modelleriyle Türk araştırmacıların Avrupa Birliği Ufuk2020 Çerçeve Programı’ndaki sorumluluklarının arttığını belirtti.

Mandal, “Rekabetçi Dallar Programı Tanıtım Toplantısı”nda yaptığı tema konuşmasında, Ar-Ge ve yenilik ekosisteminin nasıl değişebileceği konusunun Türkiye ve Avrupa’nın gündeminde bulunduğunu söyledi.

Bilgiyi üretenle kullanan ortasındaki etkileşimin çift istikametli olabileceği bir arayışın kelam konusu olduğunu anlatan Mandal, tüm kurumların ve ülkelerin fonlayıcı ajanslarının bu istikamette çalışmalar yaptıklarını lisana getirdi.

PROJE PLATFORMLARI DESTEKLENMELİ

Mandal, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını üzere etkileşimli çözülebilecek karmaşık zahmetlerin de var olan iş birliği modellerini birlikte iş yapmaya yanlışsız dönüştürdüğünü kaydetti.

TÜBİTAK olarak bu yaklaşımı yalnızca Avrupa Birliği destek programları süreçli değil, ülkenin gereksinimleri ve ülke ekosisteminin kendi oluşturacağı modeller asıllı da geliştirme yaklaşımında olduklarını tabir eden Mandal, “Avrupa araştırmaları ile Türkiye araştırmalarını daha fazla eşleştirme, ilişkilendirme konusunda gayretlerimiz var.” dedi.

Mandal, tek bir projeden çok, projelerden oluşan platformların desteklenmesi yaklaşımının önem kazandığını da belirterek, bu ve gibisi maksatlı modellerle birlikte iş yapma ve geliştirme yaklaşımını hayata geçirmeye çalıştıklarını söyledi.

UFUK 2020’DE 265,5 MİLYON AVRO ÖDEMEMİZ OLDU

Bu yaklaşımın hali hazırda Avrupa Birliği Ufuk2020 Çerçeve Programı’na olan tesirlerine ait de değerlendirmelerde bulunan Mandal, şu sözleri kullandı:

“2020 sonuna kadar Ufuk2020’de 265,5 milyon avro ödememiz oldu. Geri dönüş ise 296,2 milyon avro. Hala davetlerin bir kısmı açıklanmadı. Oradaki sonuçlar da geldiğinde 300 milyon avronun üzerine çıkmayı bekliyoruz. Kendi ulusal süreç idaremizin, Türkiye araştırmaları ile Avrupa araştırmaları ortasındaki ilişkilendirme noktasında bu evreye gelindi. 1309 Türk yürütücümüz bu projelerde yer alıyor. En değerlisi 2019 yılına kadar 7 konsorsiyumun yürütücülüğünü, uyumunu yapabiliyorduk, son 2 yılda 22 tane daha eklendi. Böylelikle şu anda Avrupa’daki 29 büyük konsorsiyumun yürütücülüğünü Türkiye’deki kurumlarımız, üniversitelerimiz, sanayi ortaklarımız, mahallî idarelerimiz gerçekleştiriyor. Bu ülkemiz için değerli bir kazanım, birebir vakitte Türkiye’nin Avrupalı ortaklarla birlikte iş yapma modeline ait hoş örnekler.”     

Haber7